31 Ekim 2009 Cumartesi

Teknolojik Hastalıklar

Teknolojinin yaşamımızı kolaylaştırma ve konforu artırmadaki rolü büyük. Ancak her gün yenisi çıkan ve saatlerce ister istemez meşgul olduğumuz teknolojik ürünlerin, yaşamımıza yeni sorunlar kattığı da kesin. Teknolojik devrim sayılsa da bunların başında bilgisayar geliyor. Masa ve dizüstü olsun bilgisayar, "teknolojiye bağlı hastalıkların" en büyük tetikleyicisi.

RSI, hikikomori, internet bağımlılığı, bilgisayara bakma sendromu, MP3’ün sürekli dinlenmesine bağlı işitme kayıpları bunlardan sadece birkaçı. Saatlerce karşısında oturduğumuz bilgisayar göz, kol, boyun, bel, sırt hatta oturma pozisyonuna bağlı diz sorunlarına yol açabiliyor. İşte teknolojinin eseri hastalıklar.

CEP MESAJLARI RSI HASTALIĞI YAPIYOR

Saatlerce cep telefonundan mesaj çekilmesinin eseri RSI (Tekrarlayıcı gerilme yaralanması) hastalığı. Saatlerini mesaj yazmakla geçirenlerde görülebiliyor. Başparmaklarını kullanarak mesaj çeken gençlerin zamanla yarışması hastalığın daha sık görülmesine yol açıyor. Dizüstü bilgisayarlarındaki maus tuşunu idare ederken işaret parmağına fazla yüklenmek, giderek küçülen cep telefonları da hastalığı tetikleyen nedenlerden. Aslında kavrama ve tutma hareketleri sağlık açısından yararlı. Ancak mesaj yollarken, fareyi yönetirken parmak uçlarıyla yapılan tekrarlayıcı hareketler risk yaratıyor. RSI, parmaklarda uyuşukluk, zayıflık, hareket yeteğinin azalması, kas spazmı, iğne batırılıyor hissi veren derin ve vurucu ağrılarla kendini belli ediyor.

ADALE SPAZMI

Hayatında bilgisayarı olup da baş-boyun-omuz ve sırt ağrıları çekmeyen var mı! Bilgisayarların karşısında saatlerce oturanlarda sık görülen sorunlardan biri adale spazmı. Boynun her iki ön bölgesinde, ense kökünde, başın arka kısmında, her iki omuz ve kürek kemiğinin iç yan yüzlerinde bazen ele gelen, yumak gibi hissedilen adale toplanması görülüyor. Kas spazmı adalenin hareketiyle artan ağrıya neden oluyor. Klima, egzersizden uzak yaşam gibi faktörler birleşince adale spazmı kronikleşiyor. Uyku bozukluğu, sabah yorgunluğu, artan şiddette ağrılar ortaya çıkıyor. Bilgisayarı kullanırken yanlış vücut duruşu da adale spazmını tetikliyor. Bilgisayar kullananlarda ayrıca, el bileğinde sinir sıkışması (karpal tünel sendromu), başparmak ve el bileğinde tendon iltihaplanması, omuz ve dirsekte tendon iltihaplanması gibi sorunlara da rastlanıyor.

HİKİKOMORİ ADINI JAPONLAR KOYDU

Teknolojinin son eserlerinden Hikikomori’nin Türkçesi "sosyal çekilme". Japonya’da 1 milyonu aşkın gencin böyle bir sorunu bulunduğu tahmin ediliyor. Türkiye’de bu tanıyı alan kimse henüz yok. Ancak Japonya için giderek büyüyen bir sorun. Hikikomori vakaları ergenlik yaşında, kişilikleri fazla gelişmemiş, çocuksu, aşırı uysal, toplum yaşamına karışmıyor, arkadaş edinmiyor, işe gitmiyor, evlenmek gibi bir beklentileri yok, vaktinin çoğunu bilgisayar ve televizyon karşısında geçiriyor. Zaman zaman saldırganlık görülüyor. Aslında hastalıkla ilgili tartışmalar tıp dünyasında da devam ediyor. Psikiyatristlere göre bu Japonya’ya özel kültürel bir hastalık. Bazılarına göre bu bilinen hastalıkların yeniden tanımlanması, dolayısıyla yeni bir hastalık değil. Ayrıca ’teknolojik aletlere aşırı ilgi bir sebep mi, yoksa sonuç mu?’ sorusu da henüz tam yanıtlanmadı. Daha çok gençlerde görülüyor. Çünkü yeni teknolojiyi daha kolay kavrayıp, kullanıyorlar.

İNTERNET BAĞIMLILIĞI

Yaklaşık 10 yıl önce tanımlanan bu hastalık Türkiye’de ve dünyada giderek daha sık görülüyor. Sürekli internetle zaman geçiren, internet başında rahatlayan, internete girmesi engellenirse huzursuz olan ve girmek için yollar arayan, bu yüzden iş, eğitim ve sosyal çevre kaybı olan kişilere bu tanı konuyor. Aslında bu tanı konmaya başlanmışsa da mevcut hastalık sınıflamalarına henüz alınmadı.

BİLGİSAYARABAKMA SENDROMU

Teknolojiden en fazla zarar gören organlardan biri de gözler. Uzun süre bilgisayar ekranına bakmaya bağlı, gözlerde kuruma meydana geliyor. Ağrı, yorgunluk, rahatsızlık, kızarıklık, bulanık görme, çift görme, batma, göz içinde yabancı cisim hissi, çapaklanma, akıntı, kapakların birbirine yapışması, kaşınma, yanma, devamlı veya aralıklı gözyaşı akıntısı, ışığa hassasiyet gibi belirtiler gösterebiliyor. Aslında baş-boyun-omuz ve sırt ağrılarının da zemininde aynı sendrom var. Bilgisayara bakma sendromunun en önemli nedeni göz kuruması. Bilgisayarla çalışma sonrasında gözlerde kuruluk ve buna bağlı yanmayla ağırlık hissi olur. Göz yüzeyindeki kuruluğu telafi etmek üzere refleks bir göz yaşarması da meydana gelebilir. Göz yüzeyinde kuru noktalar oluşmasının temel nedeni ekran karşısında göz kırpma hızının düşmesi. Baş ağrısı, odaklanma güçlüğü, ışığa karşı gözlerin hassaslaşması, göz yorgunluğunun sonuçları.

KLİMANIN YAPTIĞI

Klimaların havayı kuruttukları biliniyor. Klimanın çalıştığı ortamlarda nem azalır. Vücut, alması gereken nemi ağız ve burunda bulunan mukozadan alır. Bir süre sonra ağız ve burnun kuruduğu ve tahriş olmaya başladığı hissedilir. Klima kullanılan ortamdan çıkıldığında ise solunan havada bulunan zararlı partiküller, alerjiye sebep olacak bakteriler, virüsler ve mikroplar doğrudan doğruya vücuda alınıyor.

ROCK DİNLEYENLER RİSK ALTINDA

MP3, Ipod gibi müzik çalarları çok yüksek sesle ve uzun süre dinlemek iç kulak tipi işitme kayıplarına zemin hazırlıyor. Rock müzik dinleyenler daha büyük risk altında. Yine cep telefonlarının çok uzun süreli kullanılmaları halinde işitme kayıpları olabileceğine dair yayınlar yapılmaya başlandı. Bu işitme kayıpları erken farkedilir ve yüksek sesle dinleme alışkanlığından vazgeçilirse normale dönebilir. Ancak yıllarca sürdürülürse işitme kaybı kalıcı olabilir. Müzikçalarlar gibi aletlere aşırı bağlanmak da toplumdan kopmaya neden olabiliyor.


Siz hangisisiniz?

İngiltere’nin saygın tıp dergisi The New Scientist’de geçtiğimiz haftalarda yayınlanan bir haberde bilgisayar ve özellikle de internetin yol açtığı yeni ve ilginç hastalıklara yer verildi. Dergiye göre internet kullanıcılarını bekleyen hastalıklar:



Ego sörfü: Düzenli aralıklarla internette kendi ismini aratan ve hakkında internette ne gibi bilgilere ulaşıldığını kontrol eden kişilerin yakalandığı rahatsızlık.

Enfornografi: Pornografi ve enformasyon sözcüklerinden türetilmiş bu kelime, "bilgi açlığını internette dindirmeye çalışma" olarak tanımlanıyor.

Blog ifşacılığı: Bilinmemesi ve yayılmaması herkes açısından faydalı olan bilgileri on-line yayınlama merakı.

Youtube-Narsizmi: Kendisini tanıtmak için sürekli kendi videolarını internet sitelerinde yayınlama, yayınlatma.

Myspace Taklitçiliği: İnternette başka bir kişiliğe, başka bir role bürünme takıntısı.

Google Takibi: Tüm yakınları ya da tanımadıkları kişiler hakkında internet üzerinden bilgi edinmeye çalışmak.

Siberhondrik: En ufak bir hastalık belirtisinde, doktora gitmek yerine internetten tedavi yöntemleri arama.

Photolurking: İnternette saatlerce başkalarının fotoğraf albümlerine bakma.

Wikipedializm: Günün önemli bir kısmını internet anskilopedisi Wikipedia’ya katkıda bulunmak, yazılar yazmak ve metinlerde tashih yapmaya harcamak.

Crackberry: Özellikle yöneticilerin yakasına yapışan bu hastalık, adını daha çok kurumsal iletişimde kullanılan, e-mail alıp gönderebilinen, internette sörf yapılabilen ’avuç içi’ bilgisayar türü Blackberry telefonlarından alıyor.

Cheesepodding: Türkçe’de tam karşılığı olmayan bu sözcük ise, zamanının büyük kısmını internetten şarkı indirmekle geçirenler için kullanılıyor.

alıntıdır.

Macos İşletim Sistemi

Bu İndex (Macos)ne işe yarar?

Bugüne kadar forumda Macos İşletim Sistemi ile ilgili açılmış tüm konuları bir arada bulmanızı sağlar

Aradığımız Konu Nasıl Bulunur?

Macos İşletim Sistemi bölümünde herhangi bir konu aramak için index sayfasını açarak klavyenizden CTRL+F tuş kombinasyonu ile açılan kutucuğa aradığınız kelimeyi yazıp ENTER a bastığınızda aradığınız kelime varsa seçili olarak görünür üzerine tıkladığınızda konuya ulaşabilirsiniz. Eğer aradığınız konu değilse Sonrakini Bul diyerek aradığınız kelimeye ulaşabilirsiniz.

mac os x macintosh işletim sistemi ailesinin son sürümüdür ve apple tarafından macintosh bilgisayarları için tasarlanmış bir işletim sistemidir.

mac os x aslen bsd ve mach mikroçekirdeği üzerine kurulu, açık kaynak bir işletim sistemi olan darwin'e dayanır. apple bu sistemi kendi amaçlarına göre geliştirdikten sonra mac os x kullanıcı arabirimi olarak aqua'yı geliştirmiştir. sistemin çekirdeği ve bazı bileşenleri açık kaynak olmasına rağmen, çoğu bileşeni açık kaynak değildir.

mac os x server ise her ne kadar mimari olarak masaüstü mac os x ile aynı olsa da, apple sunucuları için hazırlanmış ayrı bir işletim sistemidir. mac os x'ten farklı olarak gelişmiş yönetim araçları içerir.

tarihçe:

mac işletim sisteminin onuncu sürümü olmasına rağmen, mac os x'in gelişimi çoğu alanda klasik mac os'ten bağımsızdır. sistemin altyapısını nextstep'ten alınmış ve daha sonra darwin adı altında açık kaynak olarak sunulmuş mach mikroçekirdeği ve bsd oluşturur. bu sebepten dolayı mac os x unix tabanlı bir işletim sistemidir.

1985 yılında apple "yeni nesil" bir işletim sistemi yaratmak için kolları sıvamıştı (bakınız: taligent ve copland). başarısızlıkla sonuçlanan girişimden sonra next'in işletim sistemi —o zamanki adıyla openstep— yeni mac işletim sisteminin temeli olarak kararlaştırılmıştı. bu kararı takiben next apple tarafından alındı ve steve jobs apple'a geri dönmüş oldu.

jobs geri döndükten kısa bir süre sonra şirket başkanlığını geri aldı ve yeni işletim sistemi üzerindeki çalışmaları yoğunlaştırdı. openstep'i yavaş yavaş geliştirerek mac os x yapmayı amaç edinen bu projeye rhapsody adı verildi. eski macintosh bilgisayarlarındaki donanım zorlukları, nesne tabanlı yeni bir yazılım mimarisi ve bazı ticari konulardaki anlaşmazlıklar yüzünden sancılı bir geçiş dönemi yaşanmış olsa da, rhapsody mac os x adıyla 24 mart 2001'de piyasaya sürüldü.

o günden bu yana mac os x 10.0 (cheetah), 10.1 (puma), 10.2 "jaguar", 10.3 "panther" ve 10.4 "tiger" sürümleri piyasaya çıkmıştır. 7 ağustos 2006'da wwdc'de steve jobs tarafından ilk demosu yapılmış olan [1] mac os x 10.5 "leopard"'ın 2007 baharında çıkacağı duyurulmuştur. [2] ürünün şu anki kod adı leopard olmasına rağmen satış sürümünün başka bir adla anılabilme olasılığı vardır.

belli başlı özellikler :

liste için son sürüm olan tiger baz alınmıştır.

pdf ve quartz teknolojilerini kullanarak sistem çapında vektörel grafikler sunar.
256x256 piksele kadar çıkabilen yüksek renkte, yeniden boyutlandırılabilen simge kullanımına destekler.
sistemdeki tüm metin alanları yazım kılavuzu, imla düzeltme, sözlük, değişik seçim şekilleri, otomatik tamamlama, sürükle-bırak ve sistem servisleri ile uyumludur. kısacası, kullandığınız her metin kutusunda sayılan özellikleri kullanmak mümkündür, programcının özel bir çaba sarfetmesi gerekmez.
yüksek kalitede görüntü yumuşatma ve gölgelendirme.
açık uygulama pencerelerini hem uygulamaya göre erişime, hem ekranda görülen sıraya göre erişime açmıştır.
colorsync: sistemdeki görüntü motoru basıma hazır, kağıt üzerine çıkacağı, ya da değişik ortamlarda gösterileceği bildirilen görüntülerin renk kalibrasyonunu kendiliğinden yapar.
opengl sayesinde grafik çizimleri için donanım bazlı hızlandırma sağlar, bu teknolojinin adı quartz extremedir.
exposé adlı özellik sayesinde tek tuş ya da fare hareketi ile tüm açık pencereler, öndeki uygulama pencereleri ya da masaüstü ekrana gelir.
sistemdeki uygulamaların çok büyük bir kısmı unicode desteklidir.
yerelleştirme ve tercümeyi kolaylaştıran bir mimari sunar. çoğu program için programın kendisi, kullanıcı arabirimi ve arabirimde kullanılan dil birbirinden tamamen bağımsızdır.
filevault özelliği aes-128 kullanarak kullanıcı verisini şifreler.
widget denilen ufak programları barındıran dashboard katmanı sayesinde ufak işleri halleden programcıklar el altından tek tuşla çağırılıp hemen saklanabilir.
sistem çapındaki dosyaları, resimleri, e-postaları, adresleri ve daha birçok türü arayabilen spotlight sayesinde içerik aramaları çok hızlı olarak gerçekleşir. arama sonuçları sanal klasörler olarak saklanabilir.
automator son kullanıcılar için rutin hale gelen görevleri otomatik hale getirebilen bir programdır. uzun süre önce apple tarafından geliştirilmiş olan applescript'i daha da kolay kullanılan bir teknoloji haline getirmiştir.
birden fazla kullanıcının aynı bilgisayarı farklı ayarlarla kullanabilmesini sağlayan profiller sunar.
sistem çapında ingilizce sesli komut tanıma ve metin okuma özelliği mevcuttur. bu teknolojinin bir ileri aşaması olan voiceover sayesinde mac os x görme engelli kullanıcılara ekranda neler olup bittiğini anlatır.
standart kurulumla gelen ichat yazılımı internet üzerineden 3 kişinin aynı anda görüntülü konferans yapmasını, 10 kişinin aynı anda sesli görüşme yapmasını sağlar.

Linex Nedir? 2

6. Linux ve Diğer İşletim Sistemleri

Linux ve diğer işletim sistemleri arasındaki ilişkiyi, benzerlikleri ve farklılıkları bilmek önemlidir. Linux işletim sistemi, diğer sistemler ile birlikte aynı sabit diski paylaşabilir. UNIX'i öğrenmek için kesinlikle en kolay ve ucuz yol olan Linux, diğer işletim sistemlerine karşı her zaman güçlü bir alternatif olmaktadır. Internet servis sağlayıcılarının büyük çoğunluğu, Linux kullanmakta, Internet bağlantılarını, e-posta ve haber grubu alış-verişini Linux sayesinde yapmaktadır.
Bir kişisel bilgisayarı satın aldığınız zaman çok büyük ihtimalle üzerinde MS-DOS veya türevi bir işletim sistemi yüklenmiş olduğunu göreceksiniz. Her kullanıcı o veya bu şekilde MS-DOS ile tanışır. MS-DOS, üzerinde en fazla program yazılan işletim sistemi olmuş, bu yüzden modern işletim sistemleri çıkmadan önce her kullanıcının kurtarıcısı gözüyle bakılmıştır. Fakat MS-DOS arabirimi programlanırken ileriyi düşünemeyen programcılar, bu işletim sistemine Linux'ta olan bazı hayati özellikleri kazandıramamışlardır. MS-DOS, çok kullanıcılı bir sistem değildir ve aynı anda birden çok işi yapamaz. İsterseniz çalıştırılabilecek en geniş programın büyüklüğünü görmek için mem komutunu kullanmayı deneyin. Linux, sadece üzerindeki hafıza ile sınırlıdır. 80x86 tabanlı mikroişlemcinin her özelliğini sonuna kadar kullanır. Bunun sonucu olarak verimli bir işletim sistemi sayılabilir.

Tüm bu olumsuzluklara rağmen yine de MS-DOS kullanmak istiyorsunuz. Onun da kolayını bulmuş Linux programcıları. Ücretsiz dağıtılan MS-DOS ve Windows emülatörü yardımıyla MS-DOS altında çalışan programların hemen hepsi Linux'la birlikte de çalışabilir. WinWord 2.0, sysinfo, Civilization ve Qbasic Linux altında sorunsuz çalışan MS-DOS/Windows programlarından birkaçı.

Profesyonel bir yatırım sayılabilecek Windows NT'nin çokgörevlilik ve hafızayı mükemmel kullanma gibi özellikleri vardır. Buna karşılık fiyatı oldukça yüksektir ve çalışmak için gayet yüksek standartlı bir makina ister.

IBM firmasının geliştirdiği OS/2 de NT'ye benzer şekilde çokgörevli işletim sistemi olup fiyat/performans oranı açısından makul sayılabilecek bir işletim sistemi olarak göze çarpar.

Linux, herkese göre bir işletim sistemi değildir. UNIX'i benimsemeyen bir kullanıcıdan Linux'u kullanmasını bekleyemezsiniz. Internet'in kendisi UNIX tabanlı olduğu için Linux bu alanda yukarıda sözü geçen sistemlerden daha avantajlı bir duruma gelir. Dağıtımı tek firmayla sabit olmadığı için geliştirilme aşamasında dünyanın dört bir yanından katkı ve destek gelir. UNIX'e belirli bir standart getirilmesi için yapılan çalışmalara uyan Linux, POSIX standardını destekler.

RedHat, Caldera gibi çeşitli Linux sürümleri da piyasada satılmakta, çok zengin bir belge ve arşiv kaynağı ile kullanıcılara sunulmaktadır. 80x86 tabanlı işlemciler üzerinde kurulabilen ve Internet üzerinde bedava dağıtılan diğer işletim sistemlerinden birisi FreeBSD'dir. FreeBSD, bir grup programcı tarafından BSD standartını 80x86 bilgisayarlara taşımak üzere geliştirilmiştir ve Linux ile büyük benzerlikleri bulunur.

Linux işletim sisteminin güvenilir ve sağlam yapısından haberdar olmayan, hatta bu gerçeği bilerek ücretli sistemlerdem medet uman kişiler vardır. Sabit fikirli olmadan önce bu sistem hakkında daha fazla verinin dağıtılması, kullanıcıların bilinçlendirilmesi gereklidir. Bu da ancak, Linux'un yapabildiklerini göstermekle olabilir.

7. Türkiye'de ve Dünyada Linux

Eğer Linux'u sever ve bu sistemin yaygınlaşmasında, bihaber kullanıcılara tanıtımında öncülük etmek isterseniz, bu bölüm tam size göredir.
Henüz tüzel kişiliği olmayan Türkiye Linux Kullanıcıları Grubu sayfası Türkiye'de Linux çalışmaları için iyi bir başlangıç noktasıdır. Türkçe ve İngilizce Türkiye'deki en geniş kapsamlı Linux sunucusunun genişlemesinde yeni fikirlere, çözüm önerilerine ihtiyaç vardır. Bu da ancak Linux seven bir kitlenin varlığıyla mümkündür.

Dünyada ve Türkiye'de Internet Servis Sağlayıcıları (İSS) Linux'u uzunca bir süredir ticari olarak kullanıyorlar. Uygulama yazılımları da bu yönde kullanıcıların hizmetine sunuluyor. Fakat güvenlik sorunları nedeniyle Linux kullanan servis sağlayıcıları, müşterilerini bu hizmetten yoksun tutuyorlar. Açık sistem kavramının yaygınlaşması da bu sebepten dolayı sekteye uğruyor. http://www.10mb.com/linux/ adresinde, ticari uygulama yazılımlarına destek veren bir proje yeralmakta.

SSC (Specialized Systems Consultants), ``Linux Journal'' adında bir dergiyi başarıyla dağıtıyor. Tirajı onbinleri bulan bu aylık dergide bu işletim sistemini aktif kullanan herkes için, her konuda, her düzeyde makale bulmak mümkündür.

8. Linux ve Donanım Desteği

Bir işletim sisteminin tüm kartları tanıması, tüm sabit disklerle çalışabilmesi, tüm giriş/çıkış kartlarıyla uyum içinde çalışması mümkün değildir. Bu konuda çok iddalı olan tak-çalıştır sistemine sahip Windows95 bile bazen yetersiz kalabilmekte. Linux da piyasada yeralan hemen hemen bütün donanımlarla birlikte çalışabilir.
Linux, üzerinde matematiksel işlemci olsun veya olmasın Intel 386SX/DX, 486SX/DX/SX2/DX2/DX4, Pentium ve PentiumPro işlemcilerde sorunsuz çalışır. Bunlarla beraber (Cyrix 486 tabanlı işlemcilerinde nadiren sorun çıkarsa da) AMD, Cyrix gibi firmaların işlemcileri de Linux tarafından desteklenir. Matematik işlemcisi olmayan bilgisayarlarda Linux'un beyni sayılan çekirdek, matematik işlemcisine gerek duyulan kod parçalarında bu işlemciyi emüle edebilir. Burada belirtilen IBM uyumlu PCler dışında ALPHA, PowerPC, MIPS, farklı Sparc modelleri, PA-RISC gibi birçok farklı işlemciye de başarılı bir şekilde taşınmıştır.

Linux, kişisel bilgisayarlarda kullanılan ISA, VLB (Vesa Local Bus - yerel veri yolu), EISA, MCA (IBM Microchannel) veya PCI veriyolu mimarisi ile çalışabilirler.

Linux, SMP (symmetric multi processor) olarak da bilinen birden fazla işlemcili bilgisayarlar üzerinde de çalışabilir ve birden fazla işlemciyi en verimli şekilde kullanır.

Kişisel bilgisayarların kullandığı 80x86 tabanlı işlemciler dışında, taşınan ve sorunsuzca çalıştığı bilinen işlemciler ve bilgisayarlar ile konu hakkında daha fazla bilgi alınabilecek Internet adresleri aşağıda verilmiştir.


Linux/68000
Linux/MIPS
Linux/PowerPC
Linux for Acorn
MacLinux
Compaq Deskpro XL
IBM PS/2 MCA systems
Compaq Contura Aero
IBM ThinkPad
Linux/MIPS
Linux/Alpha
HP PA-RISC
SPARC/Linux
Linux, metin modu kullanırken tüm ekran kartlarıyla (Hercules, CGA, EGA, CGA, IBM monokrom) sorunsuz çalışır. X Pencere çalıştırmak isterseniz hızlandırılmış bir SVGA kart önerilir. Sürekli yenileri eklense de aşağıda şu anda desteklenen kartların tam listesi vardır.


Hercules mono
VGA / VGA Mono
EGA
ARK Logic ARK1000PV/2000PV, ARK1000PV/VL
ATI VGA Wonder, ATI Mach32, ATI Mach8, ATI Mach64
Cirrus 542x, 543x, 62x5, 6420/6440
OAK OTI-037/67/77/87
Trident TVGA8900, TVGA8800, TVGA9xxx
Tseng ET3000/ET4000/W32, ET4000/W32/W32i/W32p, ET4000AX
IBM 8514/A, IBM XGA, XGA-II
IIT AGX-010/014/015/016 (16 bpp)
Oak OTI-087, OTI-067, OTI-077
S3 911, 924, 801, 805, 928, 864, 964, Trio32, Trio64, 868, 968
Weitek P9000 (16/32 bpp)
Diamond Viper VLB/PCI
Orchid P9000
Western Digital PVGA1, WD90C00/10/11/24/30/31/33
Avance Logic AL2101/2228/2301/2302/2308/2401
Chips & Technologies 65520/65530/65540/65545
Compaq AVGA
Genoa GVGA
MCGA (320x200)
MX MX68000/MX68010
NCR 77C22, 77C22E, 77C22E+
RealTek RTG3106
Video 7 / Headland Technologies HT216-32
Western Digital/Paradise PVGA1, WD90C00/10/11/24/30/31/33
Hyundai HGC-1280
Sigma LaserView PLUS

8.1. Sabit Diskler ve Sabit Disk Denetleyicileri

Linux, standart IDE, bazı ESDI, hemen hemen tüm SCSI ve nadiren kullanılsa da MFM ve RLL denetleyicilerini desteklerler. Aslında Linux çalıştırmak için sabit diske gerek yoktur. Ağ üzerinden, Bootp protokolü yardımıyla Linux yüklü başka bir bilgisayarın kaynaklarını kullanmak mümkündür. Sabit disk denetleyiciniz en az 16 bit olmalıdır. Genellikle MS-DOS altında sorunsuz çalışan her sabit diski Linux da görebilir.
Sabit disk üzerinde Linux için bir miktar yer ayırmalısınız. Birden fazla disk de kullanabilirsiniz, Linux her diski ayrı bir dizin altından erişebilir. Bu konuda daha geniş bilgiyi Linux kurulumu bölümünde bulabilirsiniz.

Sabit diskler, denetleyicileri desteklendiği sürece Linux altında kullanılabilirler. Artık neredeyse tüm CD-ROM'lar SCSI denetleyicilerle çalışıyorlar. Bir SCSI denetleyiciniz varsa makinanız CD-ROM'u da tanıyacaktır. Linux, CD-ROM'ların standart iso9660 dosya sistemini de tanır.

Desteklenenen kartlar,


AMI Fast Disk VLB/EISA
Adaptec AVA-1505/1515, AHA-1510/152x, AHA-154x, AHA-174x, AHA-274x, AHA-2940/3940, ACB-40xx
Always IN2000
BusLogic (ISA/EISA/VLB/PCI)
DPT PM2001, PM2012A (EATA-PIO)
DTC 329x (EISA) (Adaptec 154x compatible)
Future Domain TMC-16x0, TMC-3260 (PCI), TMC-8xx, TMC-950
Media Vision Pro Audio Spectrum 16 SCSI (ISA)
NCR 5380 generic, 53c400, 53c406a, 53c7x0, 53c8x0 (PCI)
Qlogic / Control Concepts SCSI/IDE (FAS408) (ISA/VL
Seagate ST-01/ST-02 (ISA)
SoundBlaster 16 SCSI-2 (ISA)
Trantor T128/T128F/T228 (ISA)
UltraStor 14F (ISA), 24F (EISA), 34F (VL
Western Digital WD7000 SCSI
AMD AM53C974, AM79C974 (PCI)
Adaptec SCSI-MFM/RLL bridgeboard
Iomega PC2/2B
Qlogic (ISP1020) (PCI)
Ricoh GSI-8

8.2. Ethernet Kartları

Piyasada çok çeşitli ethernet kartları vardır. Genellikle yaygın olarak kullanılanlar 3Com veya NE2000 uyumlulardır. Aşağıda desteklenen ethernet kartların bir listesi yeralmaktadır. PCMCIA, Tokenring, ISDN, AX25 kartlarının uyumlu olanları, çok nadir kullanıldıkları için burada belirtilmeyecektir.

3Com 3C501, 3Com 3C503, 3C505, 3C507, 3C509/3C509B (ISA) / 3C579 (EISA)
AMD LANCE (79C960) / PCnet-ISA/PCI (AT1500, HP J2405A,
NE1500, NE2100, NE2000, NE1000
AT&T GIS WaveLAN
Allied Telesis AT1700
Ansel Communications AC3200 EISA
Apricot Xen-II
Cabletron E21xx
DEC DE425 (EISA) / DE434/DE435 (PCI), DEC DEPCA
HP PCLAN 27245, 27247, 27252A, 10/100VG PCLAN
Intel EtherExpress, EtherExpress Pro
New Media Ethernet
Racal-Interlan NI5210, NI6510
PureData PDUC8028, PDI8023
SEEQ 8005
SMC Ultra
Schneider & Koch G16
Western Digital WD80x3
Zenith Z-Note / IBM ThinkPad 300 built-in adapter

8.3. Ses Kartları

Linux üzerinde hemen her türlü ses kartı desteği var. SoundBlaster16 ses kartlarının üzerinde ASP çipi veya 4.11 ve 4.12 DSP (digital signal processor - sayısal ses işleyici) bulunanları Linux üzerinde kullanamazsınız.
Desteklenen ses kartları,


6850 UART MIDI
Adlib (OPL2)
Audio Excell DSP16
Aztech Sound Galaxy NX Pro
Crystal CS4232
CHO-PSS (Orchid SoundWave32, Cardinal DSP16)
Ensoniq SoundScape
AWE 32
Gravis Ultrasound, Gravis Ultrasound MAX
Logitech SoundMan Games, Logitech SoundMan Wave
Logitech SoundMan 16 (PAS-16 uyumlu)
MPU-401 MIDI
MediaTriX AudioTriX Pro
Media Vision Premium 3D (Jazz16), Pro Sonic 16 (Jazz), Pro Audio Spectrum 16
Microsoft Sound System (AD1848)
OAK OTI-601D cards (Mozart)
OPTi 82C928/82C929 cards (MAD16/MAD16 Pro)
Sound Blaster, Sound Blaster Pro, Sound Blaster 16
Turtle Beach Wavefront cards (Maui, Tropez)
Wave Blaster

8.4. Fare

Linux, Microsoft serial mouse, Mouse Systems serial mouse, Logitech Mouseman serial mouse, Logitech serial mouse, ATI XL Inport busmouse, Microsoft busmouse, Logitech busmouse ve PS/2 mouse destekler.
Genellikle kullanacağınız farenin türü Microsoft ya da Mouse Systems serial mouse olacaktır.


8.5. Modem, Yazıcı ve Oyun Çubuğu

Hem internal (kasa içine takılan) hem de external (kasanın dışında kalan) tüm modemler Linux tarafından desteklenir. Aynı şekilde paralel veya seri porta takılan her yazıcı ve çizici desteklenir. İsterseniz bunları yerel bir ağ üzerinden birden fazla makinaya paylaştırabilirsiniz. Linux altında lpr yazılımı, yazıcılara erişimi sağlamak için kullanılır.
Oyun çubukları için sürücüler ister doğrudan çekirdeğe eklenebilir, istenirse de modül olarak derlenebilir.

Aşağıda, Linux'un desteklediği giriş/çıkış kartlarının geniş bir listesi vardır.


AST FourPort and clones
Accent Async-4
Arnet Multiport-8
Bell Technologies HUB6
Boca BB-1004, 1008, BB-2016, IO/AT66, IO 2by4
Computone ValuePort
DigiBoard PC/X (4, 8, 16 port)
Comtrol Hostess 550 (4, 8 port)
PC-COMM 4-port (4 port)
SIIG I/O Expander 4S (4 port, uses 4 IRQ's)
STB 4-COM (4 port)
Twincom ACI/550
Usenet Serial Board II (4 port)
Cyclades Cyclom-8Y/16Y (8, 16 port) (ISA/PCI)
Stallion EasyIO, EasyConnection 8/32, 8/64

9. Linux'un Getirileri ve Götürüleri

Pekçok insan, ``neden Linux?'' diye sorabilir. Belki de cevap önce kullanıcının kendini tanıması ile bulunabilir. Değişik yerlerde Linux kullanılması ve bunun sonuçları hakkında gözlemlediklerimizin ışığı altında çok kabaca:
Eğer,

Bilgisayarla ilişkiniz belirli paket programlara dayanıyorsa, bilgisayar kullanmak için bilgisayar konusunda bilgi sahibi olmanız gerektiğine inanmıyorsanız, bilgisayar ile uğraşmak hoşunuza gitmiyorsa, sorunlarınızı kendi başınıza çözmeyi denemekten hoşlanmıyorsanız, bir sorun çıktığında para vererek de olsa bu sorununuzu birisi aracılığı ile çözmek istiyorsanız

Linux kesinlikle size göre değil.

Ama eğer,

Bilgisayarınızla ilgilenmekten hoşlanıyorsanız, bilgisayarda çıkan problemlerle uğraşmak hoşunuza gidiyorsa, diğer işletim sistemlerinin sizi sıktığına ve sınırladığına inanıyorsanız, donanımınızdan daha çok performans istiyorsanız, UNIX işletim sistemi ile çalışmayı seviyorsanız

Linux size göre olabilir.


9.1. Getirileri

UNIX işletim sistemine sahip bir bilgisayar kullanmak istiyorsanız ve bu işletim sisteminde platforma bağımlı bir yazılım kullanmıyorsanız, Linux ideal bir çözümdür.
Linux ücretsizder. Sadece işletim sisteminin maliyeti açısından değil, verdiği performans için ihtiyaç duyduğu donanım açısından da çok ucuzdur. Üstüne üstlük çok kullanılan ve bol yedek parçası bulunan bir platform altında çalıştığı için belirli bir Linux sisteminin performansını artırmak için yapılması gereken yatırım başka bir UNIX iş istasyonunu aynı oranda geliştirmek için gereken yatırıma göre çok düşüktür. Herhangi bir Sun bilgisayarın hafizasını iki katına çıkarmak için harcanacak para ile bir Linux-PC'nin hafizasını iki katına çıkarmak için harcanması gereken parayı kıyaslamayı deneyin. Fakat şirketler bazında Linux'un bedava bir işletim sistemi olması genelde gözardı edilir.

Bir Linux makine bu sayede sadece işletim sistemi açısından değil donanım olarak da ucuza gelmektedir.

Linux hızla geliştirilmektedir. Bu gelişimin en büyük yararı, eksikliklerin kullanıcıların talepleri ve çabaları sonucunda hızla giderilmesidir. Linux diğer tüm işletim sistemlerine göre belirli bir donanım için daha hızlı destek verebilmektedir.

Linux çok değişik donanımlar ve servisler icin özel olarak hazırlanır. İşletim sisteminin temelini oluşturan çekirdek kullanıcı tarafından da derlenebildiği için, bu derleme sırasında sadece kullanım amacına yönelik alt programlarla donatılır. Bu genel olarak daha sistemin performansını artırmaktadır. (Örnek olarak SCSI donanımınız yoksa çekirdeğinizde SCSI ile ilgili alt programlara yer vermezsiniz

Linux Nedir?

1. Giriş

Linux, serbestçe dağıtılabilen, çokgörevli, çok kullanıcılı UNIX işletim sistemi türevidir. Linux, Internet üzerinde ilgili ve meraklı birçok kişi tarafından ortak olarak geliştirilmekte olan ve başta IBM-PC uyumlu kişisel bilgisayarlar olmak üzere birçok platformda çalışabilen ve herhangi bir maliyeti olmayan bir işletim sistemidir.
UNIX 70'li yılların ortalarında büyük bilgisayarlar üzerinde çok kullanıcılı bir işletim sistemi olarak geliştirilmiştir. Zaman içerisinde yayılmış ve birçok türevi ortaya çıkmıştır. UNIX ismi UNIX Research Laboratories INC şirketinin tescilli markası olduğundan dolayı birçok şirket, aynı temele dayanan işletim sistemleri için değişik isimler kullanagelmişlerdir. Örnek olarak

Hewlett-Packard HP-UX
IBM AIX
Sun Microsystems SunOS
kullanmaktadırlar. Bugün kişisel bilgisayarlardan süper bilgisayarlara kadar biçok bilgisayar için yazılmış bulunan UNIX türevleri mevcuttur. Ne var ki bu türevlerin çoğu gelişimi belirli bir noktada durmuş ve yüksek fiyatla satılan ticari yazılımlardır.

Linux, temel olarak Finlandiya Üniversitesinde öğrenci olan Linus Torvalds'ın ve Internet üzerinde meraklı bir çok yazılımcının katkıları ile geliştirilmiştir. Linux gelişimi açık bir şekilde yapılmaktadır. Bunun anlamı, işletim sisteminin her aşaması açık olarak Internet üzerinde yayınlanmakta, dünyanın dört bir yanında kullanıcılar tarafından test edilmekte, hataları ve eksiklikleri tesbit edilerek düzeltilmekte ve geliştirilmektedir. Zaman zaman bu deneme aşamaları belirli bir noktada durdurulur ve güvenilir bir işletim sistemi sunulup, geliştirme için ayrı bir seriye devam edilir. Geliştirmede yer alan bu açıklık Linux'un en büyük avantajlarından biridir. Gelişimi evrimseldir, hatalar anında kullanıcılar tarafından tesbit edilip rapor edilmekte ve birçok kişinin katkısıyla düzeltilmektedir. Bazı işletim sistemi sürümleri saatler içerisinde güncellenebilmektedir.

Linux, Andy Tannenbaum tarafından geliştirilmiş olan Minix işletim sistemine dayanmaktadır. Linus Torvalds boş zamanlarında Minix'ten daha iyi bir Minix işletim sistemi yaratmak düşüncesiyle 1991 Ağustos sonlarında ilk çalışan Linux çekirdeğini oluşturdu. 5 Ekim 1991 tarihinde 0.02 sürümü Linux ilk defa tanıtıldı. Linus, comp.os.minix haber grubuna gönderdiği yazıda yeni bir işletim sistemi geliştirmekte olduğunu ve ilgilenen herkesin yardımını beklediğini yazmıştı. İşletim sisteminin çekirdeği için verilen numaralar kısa sürede bir standart kazandı. a.x.y seklinde belirtilen çekirdek türevlerinde y bulunulan seviyeyi, x gelişim aşamasını göstermektedir. Tek sayılı x'ler geliştirme aşamalarını çift sayılı x' ler ise güvenilir Linux çekirdeklerini göstermektedirler. a ise değişik Linux sürümlerini belirtir. Bu yazının hazırlandığı Ağustos 1997 içerisinde en son güvenilir (kararlı) Linux çekirdeği 2.0.30, en son gelişim aşamasındaki çekirdek ise 2.1.47'dir.
Linux gerçekten son yıllarda hızlı bir gelişme göstermiş, çesitli ülkelerden birçok kullanıcıya erişmiş ve yazılım desteği günden güne artmıştır. Değişik kuruluşlar Linux sistemi ve uygulama yazılımlarını biraraya getirerek dağıtımlar oluşturmuşlar ve kullanımını yaygınlaştırmışlardır

2. Linux'un Desteklediği Donanımlar

Linux şu anda başta IBM-PC uyumlu kişisel bilgisayarlar olmak üzere Apple, Atari ve Amiga gibi 68000 tabanlı bilgisayarlar üzerinde, Sun Sparc işlemcili iş istasyonları, Alpha işlemcili kişisel bilgisayarlar, MIPS, PowerPC, HP PA-RISC ve ARM mimarilerinde çalışmaktadır.

IBM uyumlu kişisel bilgisayarlar üzerinde 80386 ve üzeri (80486 80586 Pentium PentiumPro ve türevleri) değişik üreticilerin işlemcileri ile sorunsuz olarak çalışmaktadır. 80286 ve 8086 işlemcili bilgisayarlar için sınırlı kabiliyette Linux uygulamaları mevcuttur.

AGP, PCI, VESA, ISA ve MCA mimarilerinde her türlü anakartı desteklemektedir.
Teorik olarak 4 Gbyte'a kadar RAM desteklenmektedir.
AT uyumlu diskler (IDE, EIDE ve 16 bitlik MFM,RLL veya ESDI) desteklenmektedir. Kontrol kartına uyumlu destek bulunduğu sürece SCSI diskler ve diğer cihazlar desteklenmektedir.
IDE-ATAPI CD-ROM sürücüleri, ve bazı özel CD-ROM kontrol kartları desteklenmektedir.
Metin ekranlarda CGA, EGA, VGA, Hercules veya uyumlu kartlar desteklenmektedir. X Pencere ortamında genel VGA ve SVGA uyumlu kartlar ve S3, ET4000, 8514/A, ATI MACH8, ATI MACH32 gibi birçok görüntü kartı desteklenmektedir.

Birçok 10 ve 100 Mbit ethernet kartı, ISDN, ATM, FDDI, SLIP, CSLIP, PPP desteği verilmektedir.Başta SoundBlaster, Gravis Ultrasound olmak üzere birçok ses kartı desteklenmektedir.
Linux altında hangi donanımların desteklendiği ile ilgili ayrıntılı bilgiyi Hardware-HOWTO'dan alabilirsiniz. HOWTO belgeleri hakkında daha geniş bilgi ve nereden temin edeceğiniz kitabın sonunda ayrıntılıca anlatılmıştır.
Makinanızda Linux çalıştırmak için kullanacağınız uygulamalara bağlı olarak en az bir 386SX işlemci ve 4 Mbyte RAM'a ihtiyaç duyacaksınız. Sabit disk üzerinde ise en az 40 Mbyte'lik bir alan ayırmanız gerekecektir. Rahat bir kullanım için en az 8 Mbyte RAM ve 200 Mbyte sabit disk ve bir 486 işlemci önerilmektedir

3. Linux'un Kullanım Amaçları

Ücretsiz olarak dağıtılıyor ve gelişiminin hala devam ediyor olması biçcok kişinin Linux'un profesyonel alanlarda kullanılamayacağının düşünmesine yol açmaktadır. Oysa Linux işletim sistemini kullanan bilgisayarlar özel kullanım başta olmak üzere birçok alanda yaygın olarak kullanılmaktadırlar.

3.1. Kişisel Kullanım

Linux evinde veya işinde UNIX işletim sistemi altında çalışmak isteyenler için ideal bir platformdur. Özellikle işi veya eğitimi sırasında UNIX platformlar altında çalışmak, uygulamalar kullanmak veya yazılım geliştiren kişiler kendi kişisel bilgisayarlarında benzer ortamı yakalayabilmekte ve işlerini kendi kişisel bilgisayarlarında gerçekleştirebilmektedirler. Bunlara ek olarak Linux altında yer alan uygulamalar giderek sıradan bir kullanıcı için bile bu işletim sisteminin ilgi çekici hale gelmesini sağlamaktadır. Gelişimleri henüz tamamlanmamış olmasına rağmen, herhangi bir kişisel bilgisayardan beklenebilecek yazı editörleri, hesap cetvelleri, çizim yazılımları, veri tabanları birçok ihtiyaca cevap verecek düzeye gelmiştir. Örneğin LaTeX kullanıcıları MS-DOS altında buldukları desteğin çok daha fazlasını Linux altında bulabilmektedirler.

3.2. Internet Sunucusu

Linux doğrudan TCP/IP desteği ile gelmektedir. Bu yönü ile TCP/IP temelli bilgisayar ağlarında hem istemci hem de sunucu olarak yaygın kullanım bulmuştur. Üzerinde hali hazırda bulunan servislerin çeşitliliği, yeni çıkan servislere hızlı ayak uydurması, kolay yapılandırılabilmesi ve özellikle de düşük maliyeti sebebi ile yaygın olarak Internet servislerinin verilmesi amacıyla kullanılmaktadır. Zamanla verdiği ağ servisleri başka protokollere destek verecek sekilde genişletilmiştir. Şu anda Linux
WWW sunucu
DNS sunucu
NFS sunucu
NIS sunucu
X Pencere sunucu
BOOTP sunucu
SMTP sunucu
FTP sunucu
listitemST sunucu
NEWS sunucu
gibi yaygın TCP/IP servislerinin yanısıra


NOVELL sunucu (Novell protokolü kullanarak disk ve yazıcı servisi)
SAMBA sunucu (Windows 3.1, Windows95, Windows NT ve WfW için disk ve yazıcı servisi)
APPLETALK sunucu (MacOS kullanan Apple makinalar için disk ve yazıcı servisi)
verebilmektedir.

3.3. Ağ Elemanı

Linux yazılım desteği ile birçok ağ elemanının yerine geçebilecek bir alternatif olarak kullanılabilmektedir. Birden fazla ağın birbirine bağlanması amacıyla bir yönlendirici (router) olarak da kullanılabilmektedir. Özellikle farklı protokoller arası bir geçiş elemanı olarak yaygın şekilde Linux'tan yararlanılmaktadır. Ayırca yönlendirici olarak kullanıldığında kolaylıkla güvenlik amacıyla güvenlik duvarı (firewall) olarak yapılandırılabilmektedir. Buna ek olarak bir ağ üzerinde bulunan iki segmanın trafiğini birbirinden ayıran bir köprü (bridge) olarak da hizmet verebilmektedir. Birçok kurumda bir veya daha çok modemin bağlanması amacıyla bir terminal sunucu (terminal server) olarak Linux kullanılmaktadır.

4. Nereden Linux Bulabilirim?

Linux işletim sistemiminin temelini oluşturan çekirdek, bu çekirdeğin kullandığı destek kütüphaneleri ve uygulama yazılımları bir araya getirilerek, yükleme yazılımları da eklenerek Linux dağıtımları meydana getirilmektedir. Bu dağıtımlar temel olarak bir kullanıcının Linux kullanmak için ihtiyaç duyabileceği bir çok yazılımı bir araya getirirler. Bu dağıtımların çoğu Internet üzerinde anonim FTP arşivlerinde bulunabilmektedirler. Internet erişimi bulunmayan kişilerinde (veya Internet'ten 120 Mbyte kopyalamak istemeyen kişilerin) yararlanabilmesi için çesitli CD-ROM şirketleri tarafından CD-ROM üzerinde dağıtımlar meydana getirilmiştir.
Linux dağıtımları ve bunların nereden temin edilebileceği hakkında ayrıntılı bilgi, Linux Kurulumu ve Başlangıç başlığı altında bulunabilir.

4.1. Belge Temini

Linux hakkında yazılan kitapların sayısı gün geçtikçe artmaktadır. Yine de en güncel bilgi Internet üzerinde bulunmaktadır. Elektronik ortamda bulunan iki temel belge çeşidi bulunmaktadır. Bunlar:

Linux Documentation Project
NASIL (HOWTO)
belgeleridir. NASIL belgelerinin bir kısmının Türkçeye çevrilmesi işlemi devam etmektedir. Şu ana kadar çevrilen belgeleri Linux Kullanıcıları Grubu WWW sayfasından bulabilirsiniz.

5. Yazılım Özellikleri

Bir işletim sistemi, ne kadar mükemmel olursa olsun, uygulama yazılımlarının çokluğu ve kalitesi ile varolabilirler. Herhangi bir Linux dağıtımı içerisinde, değişik amaçlara hizmet eden birçok yazılım bulunmaktadır. Ancak her geçen gün bu dağıtımlarda yer almayan yeni yeni yazılımlar çıkmaktadır.
UNIX makinalar üzerinde yer alan uygulamaların çoğu, değişik platformlar altında bulunduğundan çalıştırılabilir (executable) olarak dağıtılmaz, kaynak kodu şeklinde sunulurlar. Sözkonusu yazılımı kullanmak isteyen bir kullanıcı bu kaynak kodunu kendi platformunda derleyerek çalıştırır. Bu tür yazılımların birçoğu Linux altında kolaylıkla çalıştırılabilmektedir. Bu tür yazılımları Internet üzerinde çeşitli FTP arşivlerinde bulmak mümkündür.

Linux'a özel veya Linux üzerinde geliştirilen yazılımlar için standart bazı FTP arşivleri vardır. Bunların en bilineni Sunsite FTP arşividir. Burada çeşitli dizinler altında konularına göre ayrılmış bir durumda elektronik devre tasarım yazılımlarından oyun programlarına kadar birçok değişik yazılım bulunmaktadır. Bu arşivin Türkiye'de yeralan bir kopyası ftp://ftp.metu.edu.tr/pub/linux/sunsite adresinde vardır.

Linux'un bu denli sevilmesi ve yaygınlaşması çesitli şirketlerin (Macintosh, Sun, SSC gibi) Linux üzerinde çalışan ticari yazılımlar geliştirmesi sonucunu verdi. Bu konuda ayrıntılı bilgi için Commercial-HOWTO belgelerinden yararlanabilirsiniz.
Linux üzerinde bulunan uygulamaların ve yazılımların listeleri için aşağıdaki adreslerden yararlanabilirsiniz:

Linux Applications and Utilities
Scientific Applications on Linux
Linux Software Map

5.1. Temel Komutlar

Daha önce UNIX tabanlı bir işletim sisteminde çalışanlar için Linux, öğrenilmesi çok kolay bir sistem olacaktır. Standart bir UNIX sisteminde yeralan hemen hemen tüm komutlar, Linux'a taşınmıştır. Onlarca çeşit kabuğun yanı sıra, sed, awk gibi programcının işini kolaylaştıran diller, ls, less, finger gibi temel her türlü komut, Linux'ta vardır.
Ağ ve Internet uygulamaları için elm ve pine (Pine Is Not Elm yanında metin editörleri olarak vi, vim (vi'ın daha gelişmiş sürümü), pico ve joe sayılabilir. Editörlerden, bizde fazla bilinmeyen Emacs da Linux altında denemeye değer programlardandır. Kelime işlem programlarından troff, groff (GNU roff) ve daha modern metin işleme yazılımlarından TeX ve LaTeX sayılabilir.

Bazı program isimlerinin (GNU-tar, GNU-bash gibi) başında görebileceğiniz GNU (Gnu is Not UNIX!), Linux için de yazılım ve programlar üreten bir kuruluştur. GNU, lisansını ve yazarını korumak koşuluyla programları kaynak koduyla birlikte Linux kullanıcılarına dağıtır. GNU bash ve tcsh, Linux altında en çok rağbet edilen iki kabuk ismidir. Diğer kabuklar arasında zsh, ash, ksh ve csh sayılabilir. Kabuklar hakkında daha geniş bilgiyi, Bash Kabuğu konu başlığı altında bulabilirsiniz.

5.2. Uygulama Programları

Linux üzerinde ver tabanı uygulamaları ortalama bir kullanıcının ihtiyacını karşılayabilir. Postgres, Mbase, msql ve Ingres gibi profesyonel yazılımlar Linux ve diğer platformlarda istemci/sunucu bazda görev yapabilirler. Özellikle Postgres, uygulama kolaylığı ve C, perl, tcl gibi birçok dile yönelik arabirimiyle göze çarpar.
Mühendislik yazılımları arasında gnuplot (grafiksel veri analiz yazılımı), xspread ve xfractint (fraktal yaratma programı) sayılabilir.

Doğru seçilmiş bir donanım üzerinde kurulan bir Linux makinası, hemen her tür çokluortam (multimedia) uygulamalarını rahatlıkla çalıştırabilir. En az Pentium tabanlı, 32Mbayt RAM ve 2GB sabit diske sahip makina yardımıyla ticari olarak satılan çokluortam uygulamalarını kullanabilirsiniz. Linux, hemen her türlü ses kartını desteklediğinden ses dosyalarının, workman, Cdplayer gibi programlar yardımıyla kolayca çalınması mümkün olur. MIDI editörleri ve bir sentezleyici ile kendi müzik stüdyonuzu kurabilirsiniz.

Biraz oyun oynamak mı istediniz? Doom, *****, Abuse, Xtetris, FreeCiv(ya da CivNet), Imaze ve benzeri onlarca oyun Linux'ta da var. ODTÜ'de yüzlerce öğrenciyi bilgisayar başına mıhlayan MUD (Multi User Dungeon) oyunlarını sunan makinaların birkısmı Linux idi.

Bu oyunları çeşitli ftp adrteslerinden ücretsiz temin edebilirsiniz.

5.3. X Pencere Arabirimi

Linux işletim sistemi altında X Pencere sistemi ile Windows altındaki gibi grafik arabirimiyle birlikte çalışabilirsiniz. Windows ile uğraşan herkes rahatlıkla X Pencere Arabirimine geçiş yapabilir. X ile ekranda aynı anda birden fazla pencere açılabilir, fare yardımıyla birden fazla uygulama aynı anda kontrol edilebilir.
Pekçok uygulamanın (özellikle Internet tabanlı) X üzerinde çalışan sürümleri vardır. Bu sayede metin tabanlı ekrana (vt100) dönmeden her işinizi X yardımıyla tamamlayabilme şansınız olur. Bu sayede Linux, bir iş istasyonu görünümüne ve kullanışlılığına sahip olacaktır.

X pencere denetleyici (window manager - wm) kullanıcı ile X arasında bekler ve klavye ile fareden aldığı emirleri ekranda yerine getirir. Bu emirler, pencerelerin açılması, kapatılması ve yerlerinin değiştirilmesi gibi komutlardır. Sıkça kullanılan pencere denetleyicileri fvwm, twm ve olwm'dir.
Rahmi Koçun 10 önemli sözü


1 Hayatta ne olmak istediğinize şimdiden kara veriniz
2 Yüksek yerde öğrenim görürken bir yede çalışınız bu size büyük tecrübe sağlar
3 Anne babanızın kıymetini daima biliniz
4 Devamlı okuyup memlekette ne oluyo takip ediniz
5 İngilizce dünyanın anadili gibi olmuş onun yanına bir dil daha katınız
6 Fikrinizi açıkça söylemekten kaçınmayınız
7 İnsanların daima iyi yanlarının görmeye çalışınız
8 Başkalarınında en az sizin kadar kıllı olduğunu aklınızdan çıkarmayınız
9 Hesabınızı kitabınızı iyi bilin ona göre yaşamaya çalışın
10 Hayatta nadiren ele geçebilecek fırsatları değerlendirin kaçırmayın
RİSK YÖNETİMİ


“ Risksiz kazanç, tehlikesiz deneyim, çalışmadan ödüllendirilme, tıpkı doğmadan yaşamak kadar olanaksızdır.” A. P. Gouthey

Geçtiğimiz yılın sonlarındaki gelişmeler şirketlerin risk yönetimi konusunda hazırlıklı olmadıklarını gösterdi. Her girişimcinin bildiği gibi risk almadan kazanç sağlanamaz. Ancak, “risk yönetimi” uygulamamanın, işini yapmamak ve kumar oynamakla eşdeğer olduğu genellikle unutuluyor.

İyi bir risk yönetimi için öncelikle potansiyel risklerin belirlenmesi gerekiyor. Risk belirlemede risk kategorileri bazında bir çalışma yapmak önemli risk alanlarının unutulmasını engeller. Örneğin, her şirket, girdileri, üretim süreçleri, piyasa şartları, finansal piyasalar, hukuka aykırılık, kanunlarda ve denetim kurumlarındaki değişiklikler ve vergi konularındaki risklerini belirlenmelidir.

İkinci adım tanımlanan risklerin gerçekleşme olasılıkları ve gerçekleşmeleri durumunda kuruma yükleyeceği maliyetler ile ilgili değerlendirmelerin yapılmasıdır. Bu değerlendirme ışığında riskler gruplandırılarak alınacak tedbirler belirlenir. Örneğin, potansiyel etkisi yüksek ancak gerçekleşme olasılığı düşük risklerin sigortalanması veya kiralama gibi farklı finansman yöntemleriyle yönetilmesi sağlanırken, potansiyel etkisi düşük ve gerçekleşme olasılığı yüksek risklerin azaltılması için yatırım yapılması tercih edilebilir.

Risklerin değerlendirilmesi aşamasında riskin yapısına göre farklı teknikler kullanılmaktadır. Örneğin, ihmal edilebilecek düzeydeki belirsizliklerin olduğu ortamda proje değerlendirmeleri için nakit akışlarının bügünkü değere getirilmesi ve duyarlılık analizleri tercih ediliyor. Sınırlı sayıda olasılığın olduğu durumlarda ise senaryo analizleri ve karar ağacı yöntemleri tercih ediliyor. Belirsizliklerin ve sonuçlarının belli dağılımlarla modellenebildiği durumlarda ise simülasyon çalışmaları ve opsiyon teorisi kullanılıyor.

Risk Yönetiminde Belli İlkelere Dikkat Etmek Gerekiyor.
1) Riski azalmak için şeffaflığı bir yönetim anlayışı olarak benimsemek fayda sağlıyor.

2) Risk yönetiminde en önemli faktör kullanılan teknikler değil, riski değerlendirenlerin deneyimleridir. Dolayısıyla deneyimli yönetici ve danışmanlarla çalışma tercih edilmelidir.

3) Risk yönetiminde en önemli ilkelerinden biri de neyi bilmediğini iyi anlamaktır. Her tekniğin ve modelin varsayımlar üzerine kurulu olduğunu unutmamak ve bu varsayımları sorgulamak gereklidir.

4) İşin farklı riskleri dengeli bir şekilde üstlenecek yapıda kurulmasına dikkat etmek gerekiyor. Örneğin Demirbank’ın sorunu portföyünü aşırı bir ağırlıkla hazine bonosu üzerine kurmasıydı.

5) Risk yönetiminde ve denetim mekanizmalarında disiplinli bir yaklaşımla düzenli olarak kontrolün sağlanması da önem taşıyor.

6) Risklerle birlikte, getirilerin de düzenli olarak ölçülmesi ve takip edilmesi iyi bir yönetim için gerekli.

Özetle, risk yönetimi risk almamak değildir. Hatta hiç risk almamak iş yapmamak anlamına geldiği için en büyük risktir. Risk yönetimi, alınacak risklerin bilinçli olarak alınmasını ve düzenli olarak takip edilmesini sağlayacak sistemleri kurmaktır.

kaynak: www.arge.com / Dr. Yılmaz ARGÜDEN
Zaman Kazanmanın 10 Yolu

Zaman yönetimi sayesinde, daha az zamanda ve daha az stresle daha çok iş yapabilir; yapmak istediğiniz diğer işlere daha çok zaman ayırabilirsiniz.

Orada burada boşa geçen saatleri yeniden kazanabilir ve bu zamanı daha verimli kullanabilirseniz, günlük verimliliğinizi önemli ölçüde artırabilirsiniz.

Aşağıda, zaman yönetimine yönelik 10 teknik bulunuyor. Bu tekniklerle, günde en azından bir saat kazanıp daha verimli işler için kullanabilirsiniz.

1. Dengeyi koruyun. Yaşamınız, yedi kritik alandan oluşur: sağlık, aile, maddiyat, eğitim, sosyallik, profesyonellik ve maneviyat. Her gün her alana eşit zaman ayıramazsınız. Ama uzun vadede, her alan için yeterli miktarda ve kalitede zaman ayırırsanız, yaşamınız dengelenir. Yok eğer bu alanlardan herhangi birini (İki ya da üç olması fark etmez!) ihmal ederseniz, dengenizi yitirir ve başarınızı sabote edersiniz. Sağlığınız için şimdi zaman ayırmazsanız, daha sonra hastalığa zaman ayırmak zorunda kalırsınız. Ailenizi ihmal ederseniz, terk edilebilirsiniz ve ilişkileri yeniden kurmak daha çok zamanınızı alabilir. Özellikle kendi işinin sahibi olan kişiler için dengeyi kurmak zordur, öyle değil mi?

2. Kalemin gücünü kullanın. Zayıf bir kalem, en keskin zekadan bile güçlü olabilir. Yapılacak işleri bir araç (bir planlayıcı, küp kağıt, avuçiçi bilgisayar, vb.) kullanarak yazma alışkanlığı edinin. Zihniniz, detaylardan ziyade resmin bütünü konusunda en iyi performansı gösterir. Ayrıntılar önemlidir; ama bunları kalemle yönetin. Birşeyi yönetmek istiyorsanız, önce onu ölçmelisiniz. Yalnızca gelen siparişleri değil tüm işleri not etmek, yapmanız gereken her şeyi daha kolay hatırlamanıza yardımcı olur.

3. Günlük planlama yapın. Şöyle bir söz vardır; insanlar, başarısızlığı planlamazlar; ama pek çok insan, planlamayı başaramaz. Her akşam oturup elinizin altındaki en değerli kaynağı -önünüzdeki 24 saati- kontrol edebilmek için zaman ayırın. İşinizi planlayın ve her gün planınıza uygun hareket edin. Bir sonraki gün “yapmanız gerekenler” ile “yapmak istedikleriniz”in tamamını içeren bir Yapılacak İşler listesi oluşturun. Günlük planınız olmazsa, dikkatiniz kolayca dağılabilir ve üretkenliğinizi artıracak önemli işlerle uğraşmak yerine, zamanınızı gürültücü müşterilere hizmet vererek harcamak durumunda kalabilirsiniz.

4. Öncelik sıralaması yapın. Yapılacak İşler listenizde, önemli olan ve o kadar önemli olmayan işler olacaktır. Pek çok insanın verimli olmayı istemesine karşın, önemli olan ve o kadar önemli olmayan işler arasında seçim yapmamız istendiğinde, sıklıkla, o kadar önemli olmayan işleri seçeriz. Bunlar, genel itibariyle, yaşamsal işlere oranla daha kolay ve hızlıdır. Yapılacak İşler listenizde her akşam öncelik sıralaması yapın. Listenizdeki en önemli işin yanına “1” rakamını koyun. Listenizdeki ikinci en önemli işin yanına “2” rakamını koyun, vb. Daha sonra, önem sırasına göre listenizdeki işleri yapın. Listenizdeki her şeyi yapamayabilirsiniz; ama en önemli işleri yapmış olacaksınız. Bu, daha fazla değil, daha akıllıca çalışmak ve daha az zamanda daha çok iş yapmaktır.

5. Ertelemeyi kontrol edin. Dünyadaki en etkili planlama, yapılması gerekenin yapılmasının yerine geçemez. Önemli işleri erteleriz; çünkü, bunu yapmamanın bedelinin ne olduğunu yeterince bilmeyiz ya da bu işi yapmaktan yeterince keyif almayız. Sürekli ertelediğiniz bir işi yapmak için, zihninizde bu işi yapmamanın bedelini ya da bu işi yapmanın keyfini yeterince canlandırmaya çalışın. Keyif alma düşüncesi çok daha iyidir. Ertelediğiniz bir işi seçin ve bunu bir oyuna dönüştürün. Belli bir zaman diliminde tek bir işle ilgilenin ki diğer işler dikkatinizi dağıtmasın. (“Gözden ırak, gönülden ırak.”) Bunu yönetilebilir parçacıklara ayırın. İşe başlayın, ilk adımı atın, büyük ihtimalle işi sonuna kadar götüreceksiniz.

6. Bir “kesintiler defteri” tutun. Ortalama insan, çalışırken günde 50 kez bölünür. Ortalama kesinti, 5 dakika sürer. Her gün ortalama 4 saat kesintilerle uğraşılarak geçirilir. Bunların pek çoğu, yeni siparişler gibi, önemli ve yapmamız için bize para ödenen işlerdir; ama birçoğu da çok az değer taşır ya da hiç değer taşımaz. Gereksiz kesintileri saptamak ve ortadan kaldırmak için “kesintiler defteri” tutun. Bir blok kağıt edinin ve bunu “Kesintiler Defteri” olarak adlandırın. 6 sütun oluşturun: Tarih, Zaman, Kim, Ne, Süre, Değerlendirme. İlgilendiğiniz her kesintinin ardından, oluştuğu tarihi ve zamanı, bu işi size kimin getirdiğini, bir iki sözcükle ne hakkında olduğunu, ne kadar zamanınızı aldığını ve önem derecesini (A=kritik, B=önemli, C=az önemli, D=önemsiz) kaydedin. Yaşamınızda neler olup bittiğini daha iyi anlamak için bu uygulamayı bir hafta ya da daha uzun sürdürün. Daha sonra, sonuçları değerlendirin ve az değer taşıyan ya da hiç değeri olmayan C ve D kesintilerinin bazılarını ortadan kaldırmak için harekete geçin.

7. Yetki verin. Hepimizin haftada 168 saati var. Uyumak için 56, kişisel bakım için 10 saati çıkardığınızda, yapılması gerekenleri yapmak için, geriye pek de fazla zaman kalmaz. Yetki vermek, işleri paylaşmak yoluyla zaman kazanmanızı ve böylece kişisel işlerinizi daha hızlı sonuçlandırmanızı sağlar. Yetki vermenin zor yanı, basitçe işi devredebilmektir. İşleri kendimizin yapmasıyla büyük gurur duyarız. “Bir işin iyi yapılmasını istiyorsan, o işi kendin yapacaksın.” Günlük planlama kapsamında her gece, ertesi gün yapmanız gereken ve yapmak istediğiniz tüm işlere bakın. Her işte kendinize şunu sorun: “Zamanımı en iyi biçimde değerlendirmenin yolu bu mu?” Öyle ise yapın. Öyle değilse, bir başkasına aktarmaya çalışın. “Bunu ben yapıyorum” ile “İş yapılıyor” arasında çok fark vardır.

8. Toplantı zamanını yönetin. İki ya da daha fazla insanın ortak bilgi alışverişinde bulunmak üzere bir araya gelmelerine toplantı denir. Bundan daha kolay ne olabilir? Maalesef toplantılar, katlanmamız gereken en büyük zaman öldürücü işlerden biri olabilir. Bir toplantıdan önce şunları sorun: “Gerekli mi?” ve “Benim olmam gerekir mi?” Her iki soruya da yanıt “Hayır” ise toplantıya girmemeyi ya da katılmamak için kendinize bir özür bulmayı tercih edin. Daha sonra, toplantı için, her işe yönelik başlangıç ve bitiş saatlerinin belirtildiği yazılı bir gündem hazırlayın. Yazılı gündemi toplantıya katılacaklara iletin. Bir toplantıyı tuzak kurarak uzatmanın anlamı yoktur. Katılımcılara neyin tartışılacağını önceden bildirin.

9. Kağıtları yönetin. Günümüzde, çevremizdeki kağıt yığının altında ezilmek kolaydır. Ortalama insan, her gün e-posta, telefon, normal posta, notlar, el ilanları, fakslar, vb. yoluyla yaklaşık 150 mesaj alır. Her geçen gün aynı kağıt yığınlarını taramak ve gözden kaçan hataları düzeltmek ile çok fazla zaman kaybedilir. Kağıt yığınlarıyla bir kez ilgilenmeye ve işi bitirmeye çalışın. Bir iki dakika içinde yapılabilecek birşey ise yapın ve kurtulun. Zamanınızı en iyi kullanmanın yolu bu değilse, başkasına aktarın. Tamamlamanız biraz zaman alacaksa, bu işle ilgilenebileceğinizi düşündüğünüz günü takviminize işleyin ve bir kenara bırakın.

10. Bir zaman defteri tutun. Birşeyi yönetmek istiyorsanız, onu ölçmeniz gerekir. Zaman defteri, gün içinde zamanınızı aslında nasıl harcadığınızı görebilmenizi sağlayacak, fotoğraf albümü benzeri, basit ama güçlü bir araçtır. Zamanı harcarken sürekli olarak kaydını tutmanız yeterlidir. Eylemi, onun için harcanan zamanı ve yukarıda anlatıldığı gibi A, B, C ve D şeklindeki değerlendirmenizi kaydedin. Zamanınızı nasıl geçirebileceğinize dair birkaç örnek: Telefon görüşmeleri yapmak, 35 dakika, A; sepet yapmak, 48 dakika, A; toplantıya katılmak, 55 dakika, C; Seda ile telefon konuşması, D. Zamanınızın nasıl geçtiğini daha iyi anlamak için, bu uygulamayı birkaç gün sürdürün. Sonra, bilgiyi analiz edin. Bütün A, B, C ve D zamanlarını toplayın. Pek çok insan, zamanının büyük bölümünü C ve D gibi az önemli ve hiç önemsiz işler için harcadığını keşfeder. Son olarak, yaşamınızdaki gerçekten önemli işler için daha çok zaman kazanmak üzere C ve D gibi işleri azaltacak adımlar atın.

kaynak: www.kurumsalperformans.net
PAZARLAMANIN HEDEFLERİ


Pazarlama fonksiyonunun rolü mevcut müşterilerinizi kaybetmeden alıcılar bulmaktır. Bir başka deyişle, bir işletmede pazarlama fonksiyonun sorumluluğu “pazarlar bulmak ve onları elinde tutmaktır”.

PAZARLAMA

• Mevcut müşterilere daha fazla miktarda ve sıklıkla satış yapmak

• Rakiplerin müşterisini çekmek ve kendi müşterisini rakiplere kaptırmamak

• Henüz ürünü kullanmayanlar alım yapmaya başlayınca kendi müşterisi yapmak

• Karlılığı sağlamak


Bu hedeflerin tümüne ulaşan bir işletme iyi bir işletmedir. Mevcut müşterilerine satışlarını hem sıklık hem de miktar açısından arttırır; rakiplerin müşterilerini kendi müşterilerini kaybetmeden kendine çeker; hiçbir müşterisi pazarı terk etmeden pazara yeni giren müşteriler için tek seçenek olur.; ve karlılığından ödün vermeden ilk üç amaca ulaşmada başarılı olur.

Leasİng ,factoring ,forfaİtİng,FRANCHİSİNG

Leasing (finansal kiralama),

BİR yatırım malının mülkiyeti leasing şirketinde kalarak belirlenen kiralar karşılığında kullanım hakkının kiracıya verilmesi ve sözleşmede belirtilen sözleşme süresi sonunda mülkiyetinin kiracıya geçmesini sağlayan bir finansman yöntemidir.

Leasing, yatırım mallarının satın alınması yerine, kiralanarak kullanılmasını sağlayarak firmaların işletme sermayelerini diğer ihtiyaçlarının karşılanmasında kullanılması ile verimliliğin ve karlılığın artmasında önemli rol üstlenir.

Leasing yoluyla satın alınacak mal, kiracı tarafından belirlenir. Leasing süresi boyunca mülkiyet leasing şirketinde kalırken, malın kullanım hakkı kiracıya aittir. Sözleşmeye uygun şekilde kira bedellerini ödeyen kiracıya sözleşme süresi sonunda malın mülkiyeti sembolik bir bedelle devredilir.


FACTORING

Faktoring (Factoring), her türlü mal ve hizmet satışlarınızdan doğan, fatura veya fatura yerine geçen belgelere dayalı, vadeli alacakların devredilmesi karşılığında finansman ve tahsilat hizmetlerinin sunulmasıdır.
Bu anlamda Faktoring, bir "alacak ve nakit akışı yönetimi" sürecidir. Kısaca " Faktoring Nedir? " sorusuna şu cevabı verebiliriz: Faktoring sistemi, vadeli alacaklarınıza hareket ve likitide (para veya nakde dönüşebilme gücü) kazandıran ve bir işletmenin en büyük gereksinimlerinden olan "sıcak para" girişini sağlayan en önemli yöntemlerden biridir. Faktoring kuruluşları ile yaptığınız sözleşmeler ile alacaklarınız güvenli ve etkili bir tahsilat ve nakit akışı yöntemine kavuşur.

Basitçe ifade etmek gerekirse Faktoring işlemleri, hızlı finansman yükümlülüklerinizi yerine getirmenizi ve işinizde başarılı bir büyüme için fonlama sağlar. Eğer nakit sıkışıklığı varsa işi büyütmek zordur. Faktoring satışlarınızı nakde dönüştürür, sağlıklı büyüme imkanı sağlar. Faktoring hizmetleri bu noktada, ekonomik büyüme evresindeki tüm irili ufaklı işletme, vadeli iş yapan tüm girişimci ve firmalar için etkin bir finansal seçenektir.

Faktoring ve Finansman Avantajı
Bize devrettiğiniz vadeli alacaklarınızın büyük bir yüzdesini nakit olarak kullanabilirsiniz. Bu finansman ile alacakların nakde dönüşümü hızlanır ve işletmenizin büyümesi için gerekli olan nakit herhangi bir dış kaynağa gerek olmadan alacaklardan elde edilmiş olur.

Faktoring ve Tahsilat Yönetimi Olanağı
Devraldığımız alacaklarınızın tahsilatını takip eder ve Tahsilat Yönetiminin tarafımızdan gerçekleştirilmesi ile nakit akışını daha rahat düzenleyebilir; tahsilat işlerine vakit ve eleman ayırmak yerine, üretim, yatırım ve pazarlama gibi, işletmenizin gelişimi için gerekli olan konulara ağırlık verebilirsiniz


FORFAITING NEDİR?

Forfaiting, ihracat-ithalat işlemlerinden doğan vadeli alacak ve borçların rücusuz olarak forfaiting kuruluşlarına (forfaiter) satılmasından doğan ve iskonto işlemi olarak tarif edilen bir finansman tekniğidir.

Uzun vadeli ve kredili ihracat-ithalat işlemlerine yönelik bir finans enstrümanı olarak bilinen "forfaiting" dünyada genellikle yatırım malları için kullanılır.

Ancak, özellikle nakit sıkışıklığı nedeniyle tüketim mallarını da vadeli olarak almayı tercih eden ülkelere yapılacak satışlarda "forfaiting"i kullanmak nakit akışını hızlandırmak, alıcının ödememe riskinden ve ülke riskinden kurtulmak açısından son derece faydalıdır.

Forfaiting'de vade 3 aydan başlayarak 10 yıla kadar uzamakta olup, süresi; ihracat-ithalat konusu ürüne, ihracat yapılan veya ithalatı yapan ülkeye ve dünya ekonomilerine göre belirlenir.

Forfaiting, özellikle mal ve hizmet ihracatından doğan ve belirli bir ödeme planına göre tahsil edilebilecek olan alacakların bir banka ya da bu alanda uzmanlaşmış bir finansman kurumu tarafından satın alınması olarak tanımlanabilmektedir.

Forfaiting işleminde genelde ithalatçının borcu karşılığında ihracatçıya verdiği emre yazılı senet ve poliçeler kullanılmakta, işlem gerçekleştikten sonra ihracatçının hiçbir yükümlülüğü kalmamaktadır.

Her çeşit alacak forfaiting işlemine konu edilebilirse de, uygulamada emre yazılı senet ve poliçe şeklindeki ticari alacaklar daha güvenli olduklarından tercih edilmektedirler. Forfaiting veren kuruluş, belli bir iskonto oranı üzerinden devraldığı sene t veya poliçe şeklindeki alacakların karşılığında, teminat olarak banka garantisi talep etmektedir.

Forfaiting işleminde ithal edilecek malın bedeli, bu malın ekonomik ömrüne yayılarak taksitlerle ödenmektedir. Önce ithalatçı ve ihracatçı firmalar arasında bir ticari anlaşma yapılmakta, fiyat ve ödeme planı saptanmaktadır. İthalatçı mal ları teslim almakta, banka garantisini de sağladıktan sonra borç senetlerini banka aracılığı ile ihracatçı firmaya iletmektedir.

Poliçeler ihracatçı firma tarafından hazırlanmakta, ithalatçı firma tarafından kabul edilmekte ve garantör banka tarafından garanti edilmektedir. Garantör ile ithalatçı firma arasında tazminat anlaşması bulunmakta, bu durum forfaiter'ı ilgilendirmemektedir. Forfaiting piyasasında, poliçeler "rücusuz" olarak üç kez ciro edilebilmektedir.

FRANCHİSİNG

Franchising bir ürün veya hizmetin imtiyaz hakkına sahip tarafın, belirli bir süre şart ve sınırlamalar dahilinde işin yönetim ve organizasyonuna ilişkin bilgi ve destek (*know-how) sağlamak sureti ile, imtiyaz hakkını ticari işler yürütmek üzere ikinci tarafa verdiği imtiyazdan doğan, uzun dönemli ve sürekli bir iş ilişkilerinin bütünüdür. Franchising, birbirinden bağımsız iki taraf arasında meydana getirilen sözleşmesel bir ilişkidir

27 Ekim 2009 Salı

Papatya falı

Seviyor Mu, Sevmiyor Mu!!!

Günlerden bir gün, evrenin bir noktasında, küçük bir tırtıl gözlerini hayata açmış.

Doğal içgüdüleri ile hemen beslenmeye başlamış. Ne bulursa yemiş. Bir süre sonra, yeterince büyüdüğünde, kendine güvenli bir yer bulup, bir koza örmeye başlamış.

Bu kozanın içinde geçirdiği uzunca bir sürenin sonunda da, rengarenk kanatlı bir kelebek olup çıkmış.

Minik kelebek, uçabiliyor olmanın da verdiği mutlulukla uçmaya başlamış.

Dağlar tepeler aşmış, ormanın her yerini dolaşmış. Derken bir vadiye gelmiş. Rengarenk çiçeklerin bulunduğu bir vadiye.

Etrafına şaşkın şaşkın bakarken,vadinin öbür ucunda bir papatya görmüş.

Bir anda afallamış. Ne düşüneceğini,ne yapacağını bilememiş.

İçinden "Ne muhteşem bir çiçek" diye geçirmiş.

Ve vakit kaybetmeden yüzlerce renkli, hoş kokulu çiçeğin üzerinden geçip doğruca onun yanında almış soluğu.

"Merhaba" demiş papatyaya, "Sizi uzaktan gördüm ve yanınıza gelmek istedim."

Nazlı papatya şöyle bir bakmış konuğuna ve "Merhaba" demiş, "Ben de yalnızlıktan sıkılmıştım zaten."
Ve konuşmaya başlamışlar. Kelebek ona hayat hikayesini, nerede dünyaya geldiğini, geçtiği ormanı, tepeleri anlatmış.

Papatya da ona kendinden bahsetmiş. Birbirlerinden gerçekten hoşlanmışlar. Kelebek bütün zamanını papatyayla geçirmiş.

Gece olunca beraber yıldızları ve ateş böceklerinin danslarını seyretmişler.

Gündüz olunca kelebek, kanatlarıyla papatyayı güneşin yakıcı ışınlarından korumuş.

Minik kelebek papatyayı çok sevmiş. O kadar çok sevmiş ki, bir türlü onun yanından ayrılamamış.

Papatyanın da onu sevip sevmediğini merak ediyormuş.

Ama cesaret edip de bunu papatyaya söyleyememiş bir türlü. Onu kırmaktan, incitmekten, bu yüzden kaybetmekten korkmuş.

Papatya da kelebeği çok sevmiş ama o da bir türlü söyleyememiş sevgisini.

Duygularının karşılığının olmayacağından, bu yüzden kelebeği kaybedeceğinden korkmuş.

Böylece iki sevgili yan yana, ama sevgilerini paylaşmadan sürekli sohbet etmişler.Böylece saatler saatleri kovalamış.

Günler geçip de, kelebek artık zamanı kalmadığını, gücünün tükendiğini anlayınca, papatyaya dönmüş ve
"Üzgünüm, ama senden ayrılmam gerekecek" demiş.

Papatya buna bir anlam verememiş. "Neden" demiş. "Yoksa benim yanımda mutsuz musun?" "Hayır," demiş kelebek.

Bilakis, sen benim hayatıma anlam kattın. Fakat biz kelebeklerin ömrü sadece üç gündür.
Ve ben de ömrümü tamamladım. Artık kelebeklerin hiç ölmediği bir yere gitmeliyim.

Papatya bu duruma çok üzülmüş. Ama yapacak bir şey yokmuş zaten.

Kelebek artık hiç gücünün kalmadığını, daha fazla tutunamayacağını fark ettiğinde, son bir gayretle papatyaya "Seni seviyorum" diyebilmiş ancak.

Papatya donakalmış. Sadece "Ben de..." diyebilmiş kelebeğin arkasından.

Ardından da gözyaşlarına boğulmuş. İçinden "Keşke onun da beni sevdiğini bilseydim. Keşke onu sevdiğimi söyleyebilseydim." diye geçirmiş.

Papatya, sevdiğinin onu sevdiğini bilmeden geçirdiği günlerin acısına dayanamamış.

Bir süre sonra yaprakları önce solmuş, sonra da dökülmeye başlamış.

Her düşen yaprakta papatya, içinden "Seviyormuş" diye geçirmiş.

İşte o günden beri, bunu bilen aşıklar, sevgililerine soramadıklarını hep papatyalara sormuş.


Seviyor Mu, Sevmiyor Mu diye...

25 Ekim 2009 Pazar

Domuz gribi

Domuz gribi hakkında kısa bilgiler lütfen duyarlı olalım...

http://haber.mynet.com/detay/foto-analiz/20-soruda-domuz-gribi/476248

24 Ekim 2009 Cumartesi


Testere 6 Filminin Resmi sitesi
http://saw6film.com/main.html

Testere Sevenlere...!

Testere 1 Filmini İzlemek için link'e tıklayınız...
http://video.google.com/videosearch?q=testere+1+t%C3%BCrk%C3%A7e&www_google_domain=www.google.com&emb=0&aq=0&oq=testere+1#

Testere 2 Filmini İzlemek için link'e tıklayınız...
Testere 2-Part 1=http://video.yahoo.com/watch/3431458/9575130
Testere 2-Part 2=http://video.yahoo.com/watch/3431198/9574598
Testere 2-Part 3=http://video.yahoo.com/watch/3430991/9574179

Testere 3 Filmini izlemek için link'e tıklayınız...
Testere 3 CD 1=http://video.google.com/videosearch?q=testere+3&www_google_domain=www.google.com&emb=0&aq=5&oq=testere+#
Testere 3 CD 2=http://video.google.com/videosearch?q=testere+3&www_google_domain=www.google.com&emb=0&aq=5&oq=testere+#

Testere 4 Filmini izlemek için link'e tıklayınız...
Testere 4 CD 1=http://video.yahoo.com/watch/3031342/8671890
Testere 4 CD 2=http://video.yahoo.com/watch/3031872/8673097
Testere 4 CD 3=http://video.yahoo.com/watch/3032247/8673973

Testere 5 Filminin Frangmanları
http://videonuz.ensonhaber.com/haber-16423-sawv-testere5-fragman-1.html http://videonuz.ensonhaber.com/haber-16424-sawv-testere5-fragman-2.html http://videonuz.ensonhaber.com/haber-16425-sawv-testere5-fragman-3.html http://videonuz.ensonhaber.com/haber-16426-sawv-testere5-fragman-4.html

Testere 5 Filmini izlemek için link'e tıklayınız...
Part 1=http://video.yahoo.com/watch/5669290/14861774
Part 2=http://video.yahoo.com/watch/5668818/14860542
Part 3=http://video.yahoo.com/watch/5669125/14861770
Part 4=http://video.yahoo.com/watch/5669901/14862800

Testere 6 Filminin Fragmanları
Fragman 1=http://videonuz.ensonhaber.com/haber-24368-saw-6-testere-6-fragman.html Fragman 2=http://videonuz.ensonhaber.com/haber-24251-saw-vi-official-teaser-trailer.html Fragman 3=http://video.google.com/videosearch?q=testere+6&www_google_domain=www.google.com&emb=0&aq=4&oq=testere+#
Fragman 4=http://video.yahoo.com/watch/5653115/14824085

Kanalizasyon :):):) OKAN BAYÜLGEN

http://video.yahoo.com/watch/6198362/16092085

Kıraç-Turnalar (Unutulmaz dizisinden)

http://video.google.com/videosearch?q=unutulmaz+dizi+m%C3%BCzikleri&www_google_domain=www.google.com&hl=tr&emb=0&aq=4&oq=unutulma#q=unutulmaz+dizi+m%C3%BCzikleri&www_google_domain=www.google.com&hl=tr&emb=0&aq=4&oq=unutulma&start=10

Taksi 4

http://video.google.com/videosearch?q=taksi+4&www_google_domain=www.google.com&hl=tr&emb=0&aq=3&oq=taksi#

Sponge Bob(Sünger bob)

İşte süper bir Çizgi film =)
http://uk.video.yahoo.com/watch/5172993/13680530

22 Ekim 2009 Perşembe

Zar Falı. .

Kehanet Zarlari :Zarlar araciligi ile kehanette bulunmanin kökeni antik çaglara kadar dayanmaktadir. Gelecekten haber verme sanatinin burada anlatilan sekli degisik bir eglence sekli olarak da kabul edilebilir. Isabet derecesine gelince; bu, tecrübe ile ortaya çikacak bir husustur.Yapilacak isleme gelince: Soru listesini gözden geçirdikten sonra kendinize bir tane soru seçmekle ise baslamalisiniz. Bir çift zari atmak üzere avucunuz da sallarken, daimi olarak yalnizca bu soruyu aklinizda tutun, tek odaklandiginiz yogun düsünce soruya yönelik olmalidir. Bu, sizin niyetiniz’dir. Bu sallama isine de, ya iki avucun uzu birbirine kapayarak veya daha iyisi bir bardak içinde yapmalisiniz. Niyetiniz aklinizda olmak üzere zarlari bu biçimde istediginiz kadar salladiktan sonra bir masa üzerine atmalisiniz ve noktalarin hangi sekilde geldigine bakmalisiniz. Bu noktalarla alakali cevap listesine bakmak sureti ile o listede sorunuzun karsiligi olan cevabi bulabilirsiniz. Bu tür kehanetle ilgili geleneksel kurala göre; bir kisi, bir seferde en fazla üç niyet tutmalidir. Ayni biçimde bir niyet tutulduktan sonra yine ayni niyetin tutulmasi bakimindan aradan makul bir sürenin geçmesi için mutlaka beklenmelidir. Mistik Sunak Niyetlere cevap aranir iken, bildigimiz zarlarin yerine mistik sunak da kullanilabilir. Bu, yirmi bir küçük kareden olusan bir tablodur. Her bir karede, zarlarin yüzlerindeki noktalarin sayisi yazili bulunmaktadir. Her kombinasyon yirmi bir'de on ihtimaldir. Bu tabloyu masa üzerine koymalisiniz. Elinize bir kalem almalisiniz. Gözlerinizi kapatmalisiniz ve rasgele, kalemin ucu ile bir kare isaretlemelisiniz. Kalemin ucunun gösterdigi karede bulunan zar kombinasyon sayisina göre cevap listesine basvurmalisiniz. Ayni, sanki zarlarla çalisiyormus gibi niyetinizin karsiligini bulabilirsiniz. Zamanindan beri bu ve benzeri sekilde zarla çalismalar parapsikoloji testlerinde çok kullanilir olmustur. Nedeni ise bazi yetenekli kisiler, zarlarda istedikleri sayilari kendi arzularina göre getirebilmektedirler. Bu sebepten, en azindan teori olarak, böyle kabiliyetli bir kisi açisindan ( parapsikolojik olarak ) su mümkündür: Hangi soruyu yada niyeti seçer ise seçsin ( ya da kendisine verilirse verilsin ), duru görü yetenegiyle bu niyete uygun en güzel karsiligi seçebilmektedir. Bundan sonra psikokinetik yetenegini kullanarak istedigi gibi zar getirebilir. Böylece bir kisi, benzer seyleri yukaridaki tablo ile de yapabilmektedir. Bu sebeple, sayet isabetler ihtimal hesaplarinin ötesine geçiyor ise, telaslanmamak gereklidir.
..........SORU LISTESI - CEVAPLARI SORU LISTESI............

1) Hayatin hangi is alaninda basarili olabilirim?
Zar Gelisine Göre cevaplar:
1-1 ise Is hayatinin her alaninda
1-2 ise danismalik, iletisim gerektiren islerde
2-2 ise cesaret gerektiren islerde
1-3 ise sürekli arastirma gereken islerde
1-4 ise seyahat gerektiren islerde
2-3 ise ekip çalismasi gerektiren islerde
1-5 ise yaraticilik, üretkenlik isteyen islerde
2-4 ise monoton, yenilige açik olmayan sabit islerde
3-3 ise liderlik gerektiren yönetici islerde
1-6 ise aktif iserde
2-5 ise titizlik gerektiren islerde
3-4 ise ikna kabiliyeti gerektiren islerde
2-6 ise danismanlik gerektiren egitim,ögretim islerinde
3-5 ise sanatsal islerde
4-4 ise ikna kabiliyeti gerektiren islerde
3-6 ise esrarengiz islerde
4-5 ise kisisel hayat islerinde
4-6 ise devlet dairesindeki islerde
5-5 ise planlama gerektiren islerde
6-6 ise sartlarin gerektirdigi her alandaki islerde

2) Ask yasantimda mutlu olmak için ne yapmaliyim?
1-1 ise rekabet duygunuzu ortaya çikartmamalisiniz, ayni ideallere sahip oldugunuza göre birbirinize daha çok firsat tanimalisiniz.
1-2 ise her bakimdan fikirleriniz aslinda uyusuyor, sabirli olursaniz yenilmez bir ikili olacaksiniz.
2-2 ise her ikinizde bireyselligi degil paylasmayi seviyorsunuz.Birbirinize firsat verirken uyanik olmalisiniz,karar vermeyi ögrenin.
1-3 ise siz bir lidersiniz,düsüncesizce hareket etmeyin yeter.Bu davranis karsinizdaki kisiyi canlandirarak daha uyumlu bir çift halini almaniza sebep olacaktir.
1-4 ise iliskide basarili olabilmek için derin anlayisa ihtiyaciniz var, sorumsuzluk yapmamalisiniz. 2-3 ise iletisiminiz güçlü oldugu sürece mutlulugunuzu engelleyecek bir mani yoktur.
1-5 ise her ikinizde isin rahat yanini tercih ediyor dedigim dedik diyorsunuz bir taraf anlayisi yakalayamazsa bu iliski yürümez.
2-4 ise bir an huzurlu iken bir anda her ikinizde parlayi veriyorsunuz iliskinizin sonu gerçekten ilginç gelisecek bu sartlarda sürdügü yere kadar demek daha dogru olur.
3-3 ise her ikinizde iliskinizi sansa birakmissiniz sorumluluk almanizin zamani geldi aman dikkat geç kalmayin.
1-6 ise Yeni bir iliskiye baslamak sizin için daha hayirli olacak.
2-5 ise uyumlu iliski yasamaktasiniz idareye devam etmeniz yeterlidir.
3-4 ise dikkat ve sorumluluk her ikinizin birbirinizi idare etmesiyle olacaktir.
2-6 ise sanata ve ev yasantisina düskünsünüz ama karsinizdaki kisiden tüm bu özellikleri çok fazla beklemeseniz iyi olur.
3-5 ise acele etmeyin disa dönük birisi ile berabersiniz.
4-4 ise hayati ciddiye almayin, birlikten kuvvet dogar unutmayin.
3-6 ise güçlü iletisiminiz her ikinize de her geçen gün daha çok güven saglayacaktir.
4-5 ise en ahenkli çift sizsiniz, beraberliginizde ciddi bir sorun yok merak etmeyin.
4-6 ise siki, güvenilir,tatmin edici dört dörtlük bir iliskiniz var.
5-5 ise ikinizde özgürlügünüze düskünsünüz, dikkat.
6-6 ise çok zor bir birliktelik, sabirli olmalisiniz.

3)Gelecek yilda benim için neler söz konusu?
1-1 ise Sizin için bir gelisme dönemi olacak.
1-2 ise Mutluluk, muhabbet, fakat çok basari yok.
2-2 ise Gelirinizde artis olacak ama masraflariniz da artacak.
1-3 ise Hayal kirikligina ugrayacaksiniz, ama geçici.
1-4 ise Beklenmedik degisiklikler ve yeni görünümler.
2-3 ise Orta karar bir gelisim dönemi.
1-5 ise Küçük ödemeler halinde bir dönem.
2-4 ise Devamli bir ilerleme, ama beklenmedik bir kayip.
3-3 ise Yeni ve basarili bir organizasyon
1-6 ise Geçici iyi sanslar.
2-5 ise Yeni bir ilgi alani,ama kiymeti kuskulu.
3-4 ise Sizin için önemli, ama takdir edilmeyen gayretleriniz olacak.
2-6 ise Ufak tefek zorunluluklar, önemsiz rahatsizliklar, tedirginlikler.
3-5 ise Eski dostluklarin yenilenmesi.
4-4 ise Sonradan yenilecek talihsizlik.
3-6 ise Rahatlik, eglence fakat firsatlarin kaçirilmasi.
4-5 ise Para konusunda güçlük.
4-6 ise Oturdugunuz yer degisecek.
5-5 ise Hatali düsüncelerin farkina varilmasi.
5-6 ise Yeni arkadaslar, yeni ilgiler. 6-6 ise Ummadiginiz mal,mülk

Aşk bir hastalık mı?

Aşkın nörolojik temelleri
• İnsanoğlunun en güçlü ve coşkulu ruh hallerinden olan aşkın nörolojik temellerini araştıran nörologlar, bu sevgi ve arzunun yoğunluğunu ölçtüler.
• Londra Üniversitesi Nörobiyoloji profesörlerinden Semir Zeki, fonksiyonel MRI kullanarak yaptığı araştırmada, 17 kişiye önce sevdiği kişinin, ardından da arkadaşlarının fotoğrafları gösterilerek, serebral kan akışları izlendi.
• Araştırmada insana müthiş mutluluk ve haz veren aşkın, kişilerdeki "muhakeme yeteneğini yitirdiği" ve "saplantılı kişilik bozukluğuna" neden olduğu ortaya çıktı.

Beyin kimyası değişiyor
• Araştırmaya göre, aşk, beyinde güven, inanç, haz duyma ve ödüllendirme fonksiyonlarını etkinleştiriyor. Aşık olanlarda oksitosin ve vazopressin maddeleri fazla salgılanıyor ve bu da karşıdaki kişiye olan bağlılığı artırıyor.
• Tek eşli kadın ya da erkeklerde daha çok oksitoksin salgılanıyor. Aşıkken depomin ve norepinefrin artıyor. Depomin motivasyon artışına, mutluluk, heyecan, uykusuzluk, kalp çarpıntısı ve nefes darlığına neden oluyor. Norepinefrin de heyecan ve enerji düzeyini artırırken, uyku ve iştahı kaçırıyor.

Zihin yanılması
• Aşk, insan beyninde muhakeme ve yargılama yapan bölümleri de etkisiz hale getiriyor. Aşık olan kişiler, sevdiklerine karşı muhakeme yeteneğini kaybediyor. "Aşıkken tamamen kör oluyor" ve aşık olunan kişinin olumsuzlukları beynin bu bölgelerinin çalışmaması nedeniyle görülemiyor.
• Beynin 'zihin teorisi' olarak adlandırılan ve başkalarıyla farklılıklarını ortaya koyan mekanizması da aşık olunca devreden çıkıyor. Bu nedenle kişiler aşık olduklarıyla aralarında bir ayrım yapmıyor ve onu kendisi gibi görüyor.

Takıntılı sevgi
• Araştırma, aşkın, insanları nasıl saplantılı hale getirdiğini de açık şekilde ortaya koyuyor. İnsanların beynindeki kimyasallardan serotonin seviyesi aşık olanlar da, saplantılı (obsesif kompülsif bozukluğu) kişilerinkiyle aynı seviyede bulunuyor.
• Aşk bir yandan kişiye huzur ve güven verirken, diğer yandan ayaklarını yerden kesiyor. Beyindeki 'medial insula' bölümü aşkla aktive oluyor.
• Agresif davranışlarla ilgili bu bölüm aşık kişilerde çalışıyor ve anlaşmazlıkların üstesinden gelmeye yarıyor. Aşk, duygulanım, dikkat, motivasyon ve hafıza ile ilgili beyin alanlarını aktif hale getiriyor. Bu yapıların aktifleşmesi, stresin azalmasına neden oluyor.

Aşkın ömrü 3 yıl mı?
• Sinir hücreleri arasında hedeflere uygun bağlantıları etkileyen uyarı maddelerinden sinir büyüme faktörü de (NGF) aşkın süresini biçiyor.
• Ellerin terlemesine ve heyecanın yükselmesine de neden olan NGF değeri tutkulu aşkın ilk zamanlarında yükseliyor
.• Araştırmada insanın doğası itibarıyla bu tutkuyu sürdüremediği ortaya çıkıyor ve arzunun şiddetiyle doğru orantılı artan NGF değeri en fazla 3 yıl sonra azalıyor.

Zengin kız ile fakir gencin aşkı
• Araştırmayı yapan Prof. Dr. Semir Zeki, AA muhabirine "nöropotik aşkı" anlattı. Aşkın, beynin ortaya çıkardığı bir ürün olduğunu belirten Zeki, "Aşık olan kişinin beyninin depomin içinde yüzdüğünü" ve bunun beyindeki motivasyon ve hedefe yönelik konsantrasyonu artırdığını söyledi.
• Aynı belirtileri bağımlıların da gösterdiğini dile getiren Zeki, "Beyindeki bazı kısımların aktivasyonunu yitirmesine neden olan aşkın rasyonel olmadığını" vurguladı.
• Zeki, "Bu kadar rasyonellik dışı bir şeyi rasyonel şekilde izah etmeye çalışmaktan ziyade neden bu kadar rasyonellik dışı olduğunu anlamaya çalışmak lazım" dedi.Özgür irade kalmıyor
• Aşık olan kişilerde 'özgür iradenin' yok olduğunu vurgulayan Zeki, zengin kızın fakir gence aşık olabildiğini belirterek, "Böylesi durumlarda anne-babalar, arkadaşlar olarak biz rasyonel şekilde muamele etmeye çalışıyoruz.
• Bu durumda nasihat vermek çok saçma ve vakit kaybı. Bu duruma tahammül etmek gerek. Aşk rasyonel olmadığı için böylesi bir durumda bizim tepkimiz de rasyonellik dışı oluyor" diye konuştu.
• Zeki, "Aşk bir hastalık ama tedavi etmeye gerek yok. Hayatınız boyu devam etmesini istediğiniz bir hastalık. Arzu edilen bir felaket" dedi.
• Kadınların, aşkta erkeklere göre daha itinalı ve çok daha verici olduğunu belirten Zeki, erkeklerin 'karşılıksız alma ve sürekli tüketme' derdinde olduğunu savundu.
• Kadınların psikolojik açıdan erkeklere oranla çok güçlü olduğunu ifade eden Zeki, kadınların aşkının daha uzun sürdüğünü, ancak vazgeçtikten sonra da daha kolay unuttuklarını söyledi.

Gençken yapılacak 100 şey :)

http://gnctrkcll.turkcell.com.tr/gencken-yapilacak-100-sey/

AÖF

2009 - 2010 Öğretim Yılı Dikey Geçiş Başvuru ve Kayıt İşlemleri Açıköğretim Fakültesinin iki yıllık ön lisans programından mezun olanlar, "Meslek Yüksekokulları ve Açıköğretim Ön Lisans Programları Mezunlarının Lisans Öğrenimine Devamları Hakkında Yönetmelik" uyarınca ÖSYM'ce yapılan dikey geçiş sınavına katılarak örgün öğretime geçiş yapabilirler. ÖSYM'ce yapılan bu sınavlara son sınıfta okuyan öğrenciler ile mezun olanlar ilan edilen süre içerisinde başvurarak katılabilirler. Ayrıca, Meslek Yüksekokulu ve Açıköğretim Fakültesi ön lisans programlarından mezun olanlar, uzaktan eğitim sistemiyle öğretim yapan İktisat ve işletme Fakültelerine, Üniversitemizce ilan edilen koşulları yerine getirdikleri takdirde dikey geçişle kayıt yaptırabilirler. Başvuru ve kayıt koşulları her yıl ilan edilmekte ve bu koşulları yerine getirenler, İktisat ve İşletme Fakültelerinin 3. sınıfa doğrudan veya lisans öğrenimine hazırlık programına kayıt yaptırabilmektedirler. Hangi ön lisans programlarının fakültelerin 3. sınıfına Doğrudan veya Lisans Öğrenimine Hazırlık Programına kayıt yaptırabileceklerini öğrenmek için tıklayınız.
2009-2010 Öğretim yılı için planlanan başvuru ve kayıt tarihleri aşağıda verilmiştir.
Planlanan İnternet Başvuru Tarihi =26 Ekim 2009 - 25 Kasım 2009
Planlanan AÖF Bürosundan Kayıt Tarihi =26 Ekim 2009 - 20 Kasım 2009
Planlanan AÖF Bürosundan Mazeretli Kayıt Tarihi =21 Kasım 2009 - 25 Kasım 2009
http://aofkayit.anadolu.edu.tr adresinde ”Dikey Geçiş” linkini tıklayarak başvurularını yapabilirler. İnternet sitesinden başvuru yapmak,yazıcıdan döküm almak ve bankaya gerekli ücreti yatırmak kayıt için yeterli değildir. Kayıt kılavuzunda açıklanan tüm kayıt belgelerini, kayıt süresi içerisinde mutlaka AÖF bürosuna teslim etmeniz gerekir. Aksi takdirde kaydınız yapılmamış olur.